Etiket: Kadın sağlığı

mutlu-cift-hayat

Bebeğinizi beklerken eşinizle ilişkinizi keyifle sürdürebilirsiniz. Hamilelikte cinsel ilişki hakkında merak edilenleri Op. Dr. Betül Görgen’e danıştık. Uzman gözüyle hamilelikte cinsel ilişkinin faydalarını öğrenecek, hayatınıza renk katacaksınız. Dilerseniz, özel haberimizin sonunda resimli cinsel ilişki pozisyonları bulabilirsiniz.
•Hamilelikte cinsel ilişki faydalı mıdır?

Herkes bağışıklık sisteminizi nasıl güçlendirebileceğiniz konusunda bir şeyler söyler. Bilimsel araştırmalara göre sık sık seks yapan insanlar daha az hasta oluyor. Gebe kadınlarda normale göre zaten baskılanmış bir bağışıklık sistemi vardır. Seks, vücutta hastalıklara karşı savaşan antikorların sayısını arttırır ve bu sayede minik bebeğinizi beklerken en son başınıza gelmesini isteyeceğiniz hastalıklardan korunmuş olursunuz.
•Gerginlik ve stresi azaltır mı?

Anne adayları bazen gebeliğin zorluklarından bunalabilirler. Yorgunluk hissi ve bir türlü rahat edememek genel ruh halinizi kötü yönde etkileyebilir. Cinsel ilişki sırasında orgazmla hem anne hem bebek için faydalı olan endorfin hormonu salgılanır, bu da ruh halinizin iyileşmesine yardımcı olur. Ayrıca oksitosin hormonu da anne ve baba arasında sevgi ve yakınlığı arttırarak daha mutlu bir ilişkiye kapı aralar. Orgazmın bu kadar faydası olduğunu muhtemelen bilmiyordunuz.
•Cinsel ilişki doğumu rahatlatır mı?

Meninin içinde prostaglandinler denen rahimin açılmasına ve yumuşamasına yardımcı olan bileşenler vardır. Orgazm sırasında da çok fazla oksitosin hormonu salgılanır. Bu hormon aynı zamanda kasılmalara sebep olan ve bebeğinizin rahim kanalından geçerek dünyaya gelmesine yardımcı olan hormondur. Vücudunuz doğuma hazırsa, cinsel ilişkide bulunmak doğum kasılmalarının başlamasını tetikleyebilir. Kasılmalar başladığında, eşinizle beraber bu kasılmaları karşılıyorsanız onunla yakın hareket ediyor olmaktan ve salgılanan yüksek oksitosin nedeniyle cinsel olarak uyarılmış olabilirsiniz. Gebelik kesesi açılmadığı ve anne adayının suyu gelmediği sürece, doğum kasılmaları sırasında cinsel ilişkiye girmek tamamen güvenlidir ve hatta doğum için de faydalıdır. Kulağa biraz tuhaf geldiği için birçok çift böyle bir şeyi denemeyi akıllarından bile geçirmez. Fakat kasılmalar sırasında cinsel ilişki doğumu ilerleterek, bebeğin dünyaya daha çabuk gelmesini sağlayabilir.

Gebelik sürecince güçlendirilen pelvik taban kasları, bebeğin doğumundan sonra da annenin daha hızlı iyileşmesine yardımcı olur. Güçlü bir pelvik taban bebeğin doğumunu kolaylaştırır, iyileşme süreci de daha az ağrılı olur.

hamile-kadin-sonuclari

•Daha rahat uyumaya etkisi var mıdır?

Gebeler, hamileliğin her döneminde uyku sorunları yaşayabilirler. Özellikle, sık tuvalete gitme ihtiyacı gebeliğin ilk üç aylık döneminde oldukça rahatsız edicidir. Son üç aylık dönemde de anne adayı, iyice büyümüş göbeğinden dolayı rahat uyuyamayabilir. Bazı kadınlar da gebelikteki hormonal değişikliklerden kaynaklı uykusuzluk problemi yaşarlar. Seks bütün bu uyku sorunlarını ortadan kaldırabilir, çünkü orgazmın hemen arkasından prolaktin hormonu salgılanır, bu da kişinin rahatlamış ve uykulu bir hale girmesine yardımcı olur. Gece uykusunu güzel almış bir anne sabah daha enerjik bir anne demektir.

•Hamilelikte idrar kaçırmayı önler mi?

Birçok kadının gebelikleri sürecince hiç beklemedikleri bir anda, öksürdüklerinde, güldüklerinde ya da bir şeye şaşırdıklarında, altlarına kaçırdığı olmuştur. Pelvik tabanınız, leğen kemiğinizdeki tüm organları tutan bir tramboline benzer ve mesanenin kontrolüne yardımcı olur. Seks yapmak pelvik tabanınızı güçlendirmeye yardımcı olur. Orgazm pelvik kaslarda kasılmalara sebep olur. Keyif veren bir egzersiz yapmış gibi olursunuz. İdrar yaparken, idrar akışını durdurmak için kullandığınız kaslar pelvik taban kaslarıdır.

•Hamilelikte cinsel ilişki ağrıları azaltır mı?

Birçok gebe bütün gün boyunca gece kendilerini yatağa atmanın hayalini kurar ama günün sonunda yataklarına kavuştuklarında, orada da rahat edemediklerini fark ederler. Çabuk büyüyen rahim genel olarak vücuda büyük yük yükler, bu da bazen ağrılara sebep olur. Ama seks bu ağrıları engelleyebilir. Orgazm sırasında “sevgi hormonu” olarak da bilinen oksitosin hormonu salgılanır ve bu hormonun ağrıyı engelleme ve ağrı toleransını arttırma gibi özellikleri vardır.
•Anne sağlığına nasıl faydaları vardır?

Gebelik boyunca sağlıklı beslenme kan basıncının istenen düzeyde kalmasına yardımcı olur ama bilimsel araştırmalar cinsel ilişkinin de sistolik kan basıncını (büyük tansiyon) düşürmede etkili olduğunu göstermiştir. Tansiyonunuzun istenen düzeyde olması bebeğinizin ve sizin sağlığınız ve gebeliğinizdeki riskleri azalttığı için önemlidir. Sağlıklı kan basıncı sizi doğum için suni sancı (indüksiyon) almaktan ve hatta sezaryen ameliyatı olmaktan koruyabilir.
•Hamileye mutluluk verir mi?

Bir çiftin hayatında bebeklerini bekledikleri dönem hep güzel hatırlanacak bir zaman dilimi olmalıdır ama bu dönemin strese sebep olduğu zamanlar da vardır. Yine strese karşı orgazm bir rahatlama kaynağıdır. Oksitosin ve endorfinler beyindeki haz merkezlerini harekete geçirir, bu da gerginlik, stres ve hatta depresyonun azalmasını sağlar.
•Hamilelikte cinsel ilişkide nelere dikkat edilmelidir?

Eğer gebelik esnasında açıklanamayan vajinal kanama, amnios sıvısının gelmesi, rahim ağzı yetmezliği, bebeğin eşinin aşağıda olması, daha önce erken doğum, çoğul gebelik gibi hamileliği tehlikeye düşürecek bir durum yoksa hamileliğin her döneminde cinsel ilişkiye girilebilir. Önemli olan yavaşça hareket etmektir. Vajinal kuruluk, ekstra hassas serviks ve cinsel ilişki sonrası lekelenme gibi sebepler yüzünden gebelikte cinsel ilişki sırasında dikkatli hareket etmek gerekiyor.
•Her kadın cinsel ilişki ister mi?

Hamilelikte bazı kadınların cinselliğe olan ilgisi artarken, bazılarının da azalıyor. Size doğru gelen ve sizi rahat ettiren neyse onu yapın. Erkeklerse, lütfen anne adaylarını rahat ettirmeye dikkat edin. Hamilelikte ilişkiye girilebiliyormuş diyerek istemediği halde eşinizi ilişkiye zorlamayın.

Cinsel ilişki pozisyonları için TIKLAYIN

Hamilelikte cinsel ilişki için paylaştığı uzman bilgiler için Op. Dr. Betül GÖRGEN’e teşekkür ederiz.

Randevu ve bilgi için:
•Op. Dr. Betül GÖRGEN
•Kadın Hastalıkları Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı
•www.drbetulgorgen.com
•Twitter: @gorgen_betul
•Facebook: Opr Dr.Betül Görgen
•Instagram: drbetulgorgen
•Telefon: 0216 468 43 39
•E5 Üzeri 23 Nisan Sok. No: 17 Merdivenköy Kadıköy – İstanbul

hafta-hafta-hamilelik

Hamile olduğunuzu mu öğrendiniz? Tebrikler! Öncelikle size ve bebeğinize keyifli ve sağlıklı bir hamilelik süreci diliyoruz. Hafta hafta hamilelik rehberi, hamilelikte en büyük yardımcılarınızdan biri olacaktır. Her hafta sizde ve bebeğinizdeki değişimleri takip edebilir, beklenmedik bir durumla karşılaşırsanız doktorunuzla görüşüp sağlığınızı kontrol altında tutabilirsiniz.

yakın arkadaşınız ‘Yüksek Topuklar’ olarak yanınızdayız; hafta hafta hamilelik rehberiyle bu süreci daha rahat geçirmenizi sağlamak istiyoruz. Haydi başlayalım!

1.Hafta hamilelik

Hamilelik haftası hesaplanırken gebe kalınan cinsel ilişki günü değil son adetin ilk gününden başlamak kaydıyla hesaplama yapılır. SAT yani son adet tarihi hesaplandığında gebelik 40 hafta yani 280 gün olarak kabul edilir. Hamileliğin ilk haftası, adet kanamasının ilk gününden 7. güne kadar olan zamandır. Bu dönemde ortada bebek yoktur. kaliteli yumurta hücresi büyür ve vücudu gebeliğe hazılamaya gayret eder.

Hamileliğe karar verdiğiniz dönemde mutlaka bir kadın doğum uzmanına başvurmalısınız. Hamilelik öncesinde vitamin-folik asit desteği ile bebekte çıkabilecek sakatlıklara karşı önlem alınmalıdır.

2.Hafta hamilelik

Adet kanamasının başlangıcından itibaren 7. ve 14. günler arasındaki bu dönemde döllenme ve dolayısıyla embriyo oluşmamıştır. Bu haftanın sonunda olgunlaşan yumurta hücresi ovulasyon dediğimiz yumurtlama olayı ile oluştuğu taraftaki tüpe atılacaktır. Hamileliğin oluşması için en önemli noktalardan biri uygun zamanda olan cinsel ilişkidir. Uygun zaman, yumurtlama döneminde yumurta hücresi ile sperm hücresinin karşılaşma olasılığının en yüksek olduğu günlerdir.

3.Hafta hamilelik

Henüz hiçbir değişikliği fark etmeseniz de hamileliğin en kritik olayı gebeliğin bu haftasında meydana gelir; döllenme. Yumurtalıktan atılıp tüp boyunca rahme doğru ilerlemekte olan yumurta hücresi bir grup sperm hücresi ile karşılaşır. Fakat bu sperm hücrelerinden ancak bir tanesi yumurta hücresinin üstündeki zırh tabakasını (zona pelusida) delerek yumurta hücresinin içerisine girmeyi başarır. Daha sonra kimyasal reaksiyonlar ile yumurta hücresi üzerindeki zırh tabakası daha da kuvvetlenerek bir başka sperm hücresinin içeri girmesine engel olur. Bu olaya döllenme, oluşan yeni hayata ise zigot denir. Bu dönemde ileride doğacak bebeğin tüm genetik yapısı ve cinsiyeti belirlenmiş olur.

4.Hafta hamilelik

Embriyo hızlı hücre sayısını artırır ve yerini sağlamlaştırmaya çalışır. Embriyonun genel hücreleri iki gruba ayrılır. İlk grup; bebeği ve organlarını oluşturur. İkinci grup; 12. haftadan sonra tek başına bebeğin beslenmesini üstlenecek plasenta ve göbek kordonunu oluşturur. Bu hücreler gebelik hormonu salgılar. Bebeği ve organlarını oluşturacak hücre grubu 3’e ayrılır.

Endoderm hücreleri:

•Sindirim sistemi
•mesane
•üretra
•dil
•karaciğer
•pankreas

Ektoderm hücreleri:
•Deri ve ekleri
•diş
•sinir sistemi
•retina
•hipofiz

Mezoderm hücreleri:
•Kaslar
•damar sistemleri
•böbrek
•genital sistem

5.Hafta hamilelik

Gebeliğe özgü olmayan halsizlik, çabuk yorulma, kokulara hassasiyet, bulantı, göğüslerde hassasiyet gibi şikayetler devam eder. Embriyo gelişimi hızla sürer. Organ ve sistemlerin büyük oranda gelişimini tamamladığı 10. haftaya kadarki dönem bebeğin dış etkenlere ve zararlı toksik maddelere yani sigara, ilaçlar ve radyasyona en duyarlı olduğu dönemdir.

hamile-kalmak-beslenme

Hamilelikte beslenme, makyaj ürünleri kullanımı, besin takviyeleri almak gibi önemli konular için Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Aylin Akıncı ile görüştük. Hamilelik sürecinde merak edilenleri, uzmanından öğrenin, keyif ve sağlıkla bebeğinizi kucağınıza alın!
•Hamilelikte beslenmede nelere dikkat etmeli?

Gebelik doğal bir süreçtir. Kendi hayatımızda dikkat ettiğimiz sağlıklı yaşam ve beslenme kurallarına, karnımızda büyüyen çocuğumuz için daha da önem vermeliyiz. Hafta hafta hamilelik sürecine baktığımızda ilk üç ay organ gelişimi açısından en kritik ve hasara açık dönemdir. Bu dönemde beslenmemiz, kullanmak zorunda kaldığımız ilaçlar, etkisi altında kaldığımız çevresel faktörler bebeğin zeka ve bedensel gelişimini etkiler. Gebelik döneminde sağlıklı beslenmeye özen göstermeliyiz. Hazır paketli satılan katkı maddeleri içeren gıdaları tüketmeliyiz. Doğal evde yapılmış besinler yemeliyiz.
•Hamile beslenmesinde nelerden kaçınmalı?

Çay kahve tüketimi azaltmalı, bunun yerine ayran süt taze hazırlanmış meyve suları içmeliyiz. Taze sebze ve meyve tüketimini arttırmalı ancak bunları iyi yıkayarak yemeliyiz. Günlük beslenmemiz protein ağırlıklı olmalı, her gün 150 gr kırmızı veya beyaz et tüketilmeli, haftada en az iki kez balık yemeğe dikkat edilmelidir. Gebelik döneminde çevre kirliliğinin sonucu olarak vücuda girebilecek kurşun, civa, kalsiyum gibi ağır metaller fetusa toksik etki yapabileceğinden bunlardan uzak durulmalıdır.
•Hamilelikte alkol ve sigara kullanma zararı nedir?

Bebek anne karnında sigara içildiğini görmez ama içildiğinde oluşan oksijen seviyesi düşüklüğünden kötü etkilenir. Alkol alımının fetusta ortaya çıkartacağı etki miktara bağlı değildir. Miktar arttıkça kötü etkilerin oluşma ihtimali artmasına rağmen az miktar alkolde de zararlı etkiler çıkabilir. Gebelik döneminde alkolden uzak durmak gerekir.

hamilelikte-beslenme-diyet
•Hamilelikte saç boyanır mı?

Katkı maddesi içeren hazır gıdalar, ağır metalleri içeren sanayi artıkları ile temasta olmak, viral enfeksiyonlar, kimyasal maddelerle aşırı temasta olmak fetus için zararlı etkenlerdir.

Saç boyalarının ve kozmetiklerin mutajenik ve kanserojenik etkileri net olarak bilinmemekle birlikte kullanıldığında ortaya çıkacak kötü etkilerde gösterilememiştir. Anne adayları bunun bilincinde olarak kullanmalıdırlar.

•Hamilelikte demir takviyesi gerekir mi?

Demir eksikliği gebelik döneminde görülen en önemli kansızlık nedenidir. Kansızlık fetus gelişimini olumsuz etkiler bu yüzden demir takviyesi yapılmalıdır.

•Folik asit ne zaman alınmalıdır?

Folik asit hamile kalmadan iki ay önce .veya plansız gebeliklerde gebelik öğrenildiğinde 400 mikrogr./gün başlanmalı ,daha önceden spina bifida gibi mss anomalisi olan fetus öyküsü varsa daha yüksek doz olarak başlanmalıdır. Beyin kolin folik asit demir ve özel yağlar (gangliozid sifingolipidler DHA ) a ihtiyaç duyar . Protein ve yağlarla dengeli beslenme ve gebelikte kullandığımız takviyelerle bunları alabiliriz.
•Hamilelikte vitamin desteği alınabilir mi?

Hamilelik dönemindeki çinko eksikliği ile olumsuz etkilenmiş. DNA ve RNA sentezi nedeniyle doğumsal beyin anomalileri arasında ilişki kurulmuştur. Multivitaminlerin içinde bulunan riboflavin B6 vitaminleri yeni doğan dönemindeki çocuklarda uyanıklık ile ilişkili olduğu gözlenmiştir. Gebelik döneminde kullanılması gereken magnezyum, gebede sık görülen kas kasılmaları,erken doğum ağrılarını engellemektedir. Düzenli magnezyum kullanan gebelerde hipertansiyon görülme ihtimali azalmaktadır.
•Bebek anne karnında neler hisseder?

Bebeğin ruhsal gelişimi anne karnında başlar. Fetus 16. haftada işitme yeteneği geliştiğinde ilk duyduğu ses annenin kalp sesidir. Rahim içinde anne nabız sesi arada barsak sesleri mevcuttur. Bu sesler klasik müziği andırır. Bebeklerin en favori müziği Mozart müzikleridir. Pozitif ruh halinde olmak bebeğe sevgi ve güven duygusu verir.
•Hamilelikte diş ve saç dökülmesi olur mu?

Gebelikte görülen saç ve diş kayıpları yeterli miktarda alınmayan kalsiyuma bağlıdır. Gebelik günlük gıdaya 500 mg daha kalsiyum eklenmesi gerekir. Ayrıca günde dört porsiyon kalsiyumlu gıda tüketmeliyiz. Bunlar süt, yoğurt, peynir, yumurta, dondurma olabilir.

Hamilelikte beslenme için Medicana Anne, Çocuk Merkezi Hastanesi’ne teşekkür ederiz!

kolay-hamile-kalmak

Hafta hafta hamilelik sürecinden sonra bebeğinizi kucağınıza aldınız. Şimdi, doğumdan sonra cinsellik dönemi başlıyor! Eşinizle keyifli ilişkinizi canlandırmak ve en doğru bilgilere sahip olmak için doğumdan sonra cinsellik rehberimiz size yardımcı olacaktır.
•Doğumdan sonra cinsellik azalır mı?

Aslında bu sorunun cevabı kişiye göre değişir. Ancak genel hatlarıyla baktığımızda bebeğin ihtiyaçları, hamilelikte alınan doğum kiloları, vajinadaki hassaslık ve psikolojik soğukluk nedeniyle cinsellik azabilir. Ancak, telaş etmeyin, “Yüksek Topuklar” ekibi olarak bu probleme çözüm getirdik!

Kadınların doğum sonrasında seks dürtülerini kaybetmesi normaldir. Hatta aynı durum erkeklerde bile görülebilir. Çünkü eşinin doğum yaptığına birebir şahit olan bir erkek, bebeğin dünyaya geldiği yeri görüp bir daha o bölgeye yaklaşmak istemeyebilir. Fakat, doğru taktikleri uyguladığınız takdirde cinsel hayatınız eskisinden bile iyi olabilir.
•Kadınların cinsel isteği neden azalıyor?

Kadınlar, doğumdan sonra vücutlarının fiziksel olarak geçirdiği değişimden şikayet ediyor ve özellikle genital bölgelerinin bir değişime uğrayıp uğramadığı konusunda tasalanıyor. Dikiş izleri de burada önemli bir rol oyunuyor.

hamile-kadin-sonuclari
•Erkekler kadınların kilo almasından etkileniyor mu?

Buna karşılık, uzmanlar erkeklerin eşlerinin vücutlarının değişiminden dolayı şikayet etmelerinin pek karşılaşılan bir olay olmadığını söylüyor. Onlar daha çok bu durumdan psikolojik olarak etkileniyor. Bunun bir başka nedeni ise duygusal durumunuzun size yaklaşmalarına engel olması. Bazı durumlarda sorun erkeğin eşini artık sadece bir anne olarak görmesinden kaynaklanıyor.

•Doğumdan sonra cinsellik ne zaman başlar?

Normal veya sezaryenle doğum yapmış olabilirsiniz. Cinselliğe yeniden başlamak için sağlığınızın tamamen iyileşmesini beklemeniz gerekiyor. Lohusalık kanaması devam ederken cinsel ilişkiye girmeniz kesinlikle önerilmiyor. Çünkü, dölyatağı bu süreçte enfeksiyonlara açıktır ve türlü hastalıklara sebep olabilir. Üstelik, buradaki kanama erkek veya kadını rahatsız edebilir, psikolojik olarak olumsuz etkileyebilir.

Doğumdan sonra cinsel hayata başlamak için en ideal zaman, her tür kanamanın bitmesini beklemektir. Vücut tamamen iyileştikten sonra ve ağrı hissedilmiyorsa, eşinizle cinsel ilişkiye girebilirsiniz.

Doğum sonrası aşağıdaki durumlarda cinsel ilişkiye girmeyin:
•Kanama
•Akıntı
•Ağrı
•Kramp
•Negatif psikoloji
•İltihap
•Enfeksiyon

son-icerik
•Emzirirken hamile kalınır mı?

Evet, bu çok önemli bir konudur! Doğumdan yaklaşık 2 ay sonra rahim yeniden doğuma hazır hale gelir, yumurtlama başlar. Bu yüzden mutlaka korunmak gerekir. Halk arasında söylendiği gibi anne sütü hamilelikten korumaz. Cinsel ilişki sırasında mutlaka prezervatif kullanmalısınız. Emzirme bittikten sonra doğum kontrol yöntemlerini tercih edebilirsiniz.

Doğumdan sonra cinsellik rehberi size faydalı olmuştur umarız.

hamile-kalmak-beslenme

Sıcak yaz günlerinde hamilelik, diğer mevsimlere göre daha zorlayıcı olabilir. Ancak, uzman tavsiyelerini dikkate alarak yaşadığınızda keyifli yaz hamileliği geçirebilirsiniz. Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Cevahir Tekcan, yaz hamileleri için öneriler sunuyor.
•İşlerinizi güneşe göre ayarlayın

Dışarıda yapmanız gereken işleri, güneş ışınlarının az etkili olduğu sabah ve akşam saatlerinde yapmayı tercih edin.
•Serin ortamlara geçin

Sıcaklık 32 dereceyi aştığında, bir fan veya klimalı ortamlarda bulunun.
•Serinleten kıyafetler giyin

Açık renkli, pamuk, keten ve ipekten oluşmuş kıyafetleri tercih edin.
•Bol bol su içerek korunun

Vücudunuzun sıvısız kalmaması için bol bol sıvı tükettin. Az sıvı tüketimi gebelikte sık rastlanan; idrar yollu enfeksiyonu, kabızlık ve hemoroid sıkıntılarında artmaya neden olur. Tedavi edilmeyen idrar yolu enfeksiyonu erken doğum ve düşük tehdidi gibi pek çok probleme neden olabilir. Normal şartlarda bir gebenin 2 litre su tüketmesi gerekir. Yazla birlikte bu miktar, her saatte 250-300 cc su tüketmesi gerekir. Elektrolit ve mineral kaybını azaltmak için sodyumu azaltılmış soda içilebilir. Aşırı çay ve kahve tüketiminden kaçınmak gereklidir.
•Yaz hamileliğinde beslenmeye dikkat edin

Sıcakla birlikte artan ödemle mücadele etmek için tuz alınımını en aza indirin. Ama tümüyle kesmeyin. Çünkü sizin ve bebeğinizin tuza ihtiyacı vardır. Ayaklarınızdaki şişliği azaltmak için soğuk su banyoları ile birlikte ayaklarınızı yukarı kaldırarak dinlenin.

•Güneş koruyucu krem kullanın

Güneş ışınlarından ve güneşten korunun. Gebelikte artan hormonlar nedeniyle ciltte hassasiyet, kuruluk ve lekelenmeler sık gözlenir. Güneşe çıkarken en az 30 faktörlü güneş kremleri kullanın. Bunlar lekeleri önleyeceği gibi, güneşin zararlı etkilerinden sizi korumaya yardımcı olur. Güneşlenirken gölgede ve tercihen üzerinizde bir tişört ile güneşlenin. Kuruyan cildiniz için duştan sonra nemlendirici kremler kullanın.

•Sık sık ılık duş alın

Sıcak basmalarını engellemek için, sık sık ılık duş alın. Yanınızda taşıyacağınız spreyli sular serinlemenize yardımcı olur.

•Ayran ve yoğurt tüketin

Soğuk yoğurt ve sütten yapılmış meyveli içecekler de serinlemenize yardımcı olur. Bu besinler aynı zamanda hamilelikte kalsiyum ihtiyacını karşılar.
•Ağır yemeklerden uzak durun

Güneşte dışarıya çıkılacaksa veya akşam yemeklerinde ekşili gıdalar, barbekü soslar içeren gıdalar gibi reflüyü arttıran gıdalardan uzak durun. Ayrıca akşamları aşırı kalorili ve ağır gıdalardan yerine daha hafif ve hazmı kolayları tercih edin ve yedikten sonra en az bir saat yatağınıza gitmeyin. Bu rahat uyumanıza da yardımcı olacaktır.

hamilelikte-beslenme-diyet
•Hafif egzersizler yapın

Egzersiz yaparak hızlı kilo alınımını sınırlayın. Egzersiz terciklerini yüzme, yürüyüş ve bisiklete binme yönüne kullanabilirsiniz. Fırsat ortaya çıkartıp yüzün. Yüzme ile vücudunuzun adeta tüm kaslarını çalıştırabilir, aynı zamanda psikolojik bir rahatlama da sağlayabilirsiniz. Yüzme için denizi ve hijyenik durumundan emin olduğunuz havuzları kullanabilirsiniz

Hafta hafta hamilelik rehberi için TIKLAYIN

hafta-hafta-hamilelik

Bebeğinizi kucağınıza almayı heyecanla beklerken kendinize iyi bakmanız gerekiyor… Hamilelik dönemini daha rahat geçirmeniz için Op. Dr. Hatice Yağmurkaya Balkay, hamileliği yaza denk gelenlere tavsiyeler sunuyor.

Önce iyi yönlerinden başlayalım: Hamilelik döneminizin yaza denk gelmesinin iyi yönleri de vardır aslında. Daha fazla seyahat edebilme şansı da bunlardan birisidir. Gebeliğiniz ile ilgili bir sıkıntınız yoksa seyahat engeliniz de yok demektir. Ayrıca, kışa nispeten soğuk algınlığı gibi hastalıklara yakalanma oranı düşüktür.
•Yaz hamileliğinde hangi sıkıntılar olabilir?

Yaz dönemindeki sıkıntıları özetlemek gerekirse genelde; sıcak basmaları, avuç içi ve ayak tabanlarında yanmalar, alerjik problemler, bulantı ve kusmalardaki artış, halsizlik, uykusuzluk ve nefes darlığı gibi bir takım şikayetlerdir.
•Hafta hafta hamilelik sıcakları etkiler mi?

Yaz dönemini gebeliğinizin ilk üç ayı içinde karşılıyorsanız sıkıntılarınız genel olarak artacaktır. Özellikle kokulara karşı hassasiyetin arttığı, kişilerin kendilerini yorgun, halsiz, iştahsız ve bulantı -kusmalarla geçirdikleri bu dönem içindeki aşırı sıcaklar tüm bu problemlerin biraz daha ağır geçmesine neden olabilecektir.

Yaz ayları içinde gebeliğin genel olarak en rahat dönemi olan “ikinci trimester” yani ikinci üç aylık dönemi içindeyseniz ise nisbeten şanslı sayılırsınız. Genel olarak pek tolere edemiyeceğiniz şikayetleriniz olmayacaktır. Yine de, aşırı sıcak hava psikolojik geriliminizi bir miktar arttırabilir ve dönem dönem bir takım sıkıntılara göğüs germek zorunda kalabilirsiniz.

kolay-hamile-kalmak

•Hamileliğin ilerleyen haftaları nasıl geçer?

Yaz dönemini gebeliğinizin son üç ayı içinde karşılıyorsanız problemleriniz sizi oldukça rahatsız edici hale gelebilir. Aşırı alınan kilolar, vücuttaki ödemler hareket kabiliyetinizi engellerken nefes darlığı, çarpıntı, uykusuzluk, halsizlik gibi problemleri de beraberinde getirebilir. Aşırı sıcak havanın verdiği eziyet ise zaman zaman sizi çaresiz kılabilir. Diğer yandan doğum ile ilgili endişeleriniz, korkularınız ve adeta zamanın akışını durdurarak sizi gün saymaya itebilir.

•Yaz hamileleri neler yapmalıdır?

Gebeliğin ilk aylarındaysanız eğer; kokulardan uzak durun ve katı-kuru-yağsız gıdalar tüketin. Gebelikte özellikle ilk aylarda kokulara karşı bir hassasiyet artışı olur, bu da bulantı ve kusmaları arttırır. Bunun için özellikle mutfak kokuları ve ağır parfümlerden mümkün olduğunca uzak durun. Bu dönemi katı, kuru, yağsız gıdalarla geçirmeye çalışın.

•Sabah bulantıları nasıl azalır?

Sabahları uyandıktan sonra baş ucunuzda duran galeta veya çubuk krakerleri tüketmeniz mide asidinizi bir miktar alarak sabah bulantılarınızı azaltacaktır. Bulantıların aşırı olması durumunda ilaç kullanabilmeniz için hekiminize danışabilirsiniz.
•Hamilelerde su içmenin faydası nedir?

Yaz hamileliği önerilerimden biri bol sıvı tüketmektir.. Bulantı ve kusmalarınız çok fazla değil ve özellikle gebeliğinizin 3. ayınızı doldurmuşsanız bol miktarda su ve sulu gıda tüketimine önem verin. Günde 3 litre (yaklaşık 15 bardak) sıvı alımı pek çok probleminizi giderecektir.

Plajda güneşlenmek hamilelere önerilmemektedir.

Gebelikte daha sık olarak görülen idrar yolu enfeksiyonları, kabızlık, hemoroid (basur) gibi problemler ile birlikte gebeliğin erken doğum veya düşük tehtidi, oligohidramnion (bebeğin amnion suyunun normalden azlığı), rahim içi gelişme azlığı gibi pek çok durumlarında içilen suyun hayati önemi vardır.

Özellikle gebeliğinizde seyahat etmeniz gerektiğinde vücudunuzun sıvı gereksinimi de artacaktır.
•Hamileler güneşten korunmalı mıdır?

Aşırı sıcak ve güneşten kendinizi koruyun. Gebelikte vücutta salınan bazı hormonlar güneş ışınlarına karşı cildin duyarlılığı arttırarak özellikle yüz, karın ve memelerde kahverengi lekelenmelere neden olabilir.

Alınan ultraviole ve aşırı sıcak içinizdeki bebeğiniz için de zararlı etkilere sahip olduğundan güneşlenmek gebelik süresince önerilmez.

Çok sıcak havalarda dışarı çıkmanız gerektiğinde, yüzünüze sürdüğünüz çok koruma faktörlü kremler veya şapka kullanımı ile bu lekelenmelerin oluşumuna karşı önleminizi alabilirsiniz.
•Hamileyken saunaya girilir mi?

Sıcak su kaynaklarından uzak durun. Gebelikte kaplıca, hamam, sauna gibi yerlerin kullanılması önerilmez. Çünkü termojen (sıcağa bağlı) etki bebeğin gelişiminde bir takım anomalilerin ortaya çıkmasına neden olabilir.
•Yüzmek hamilelere iyi gelir mi?

Fırsat ortaya çıkartıp yüzün. Yüzme ile vücudunuzun adeta tüm kaslarını çalıştırabilir, aynı zamanda psikolojik bir rahatlama da sağlayabilirsiniz. Yüzme için denizi ve hijyenik durumundan emin olduğunuz havuzları kullanabilirsiniz.

Yatmadan önce ılık bir duş alın. Özellikle gebeliğin son dönemlerinde ortaya çıkan uykusuzluk, sıcak basması, huzursuzluk gibi şikayetler için geceleri yatmadan önce alacağınız ılık bir duş sizi hem bedenen hem de psikolojik olarak rahatlatacaktır.
•Hamilelikte beslenme nasıl olmalıdır?

Ayrıca akşamları aşırı kalorili ve ağır gıdalardan yerine daha hafif ve hazmı kolayları tercih edin ve yedikten sonra en az bir saat yatağınıza gitmeyin.
•Hamilelikte spor yapılır mı?

İlk aylardan itibaren düzenli egzersizi ihmal etmeyin. Son aylar içinde vücudunuz ilk gebelik öncesi döneminize göre ortalama olarak 15-20 kiloluk bir yük altına girecektir. Tüm bu ağırlık artışını beliniz, kalçanız, bacaklarınız ve eklemleriniz karşılamak durumundadır. Bu yüzden özellikle bu bölgelerin egzersizleri hem bu ağırlıkların daha rahat taşınabilmesi hem de doğumun daha rahat bir şekilde gerçekleşebilmesi için gereklidir.

Yani, ilk aylardan itibaren düzenli olarak yapılan egzersizler ve yürüyüşler son aylarda sizi daha rahatlatacaktır.

Hamileliği yaza denk gelenlere tavsiyeler sunduğu için Samsun Medicana Hastanesi Op. Dr. Hatice Yağmurkaya Balkay’a teşekkür ederiz!

dogum-sonrasi-isteksizlik
•Doğum sonrası cinsel isteksizlik nasıl geçer?

Çocuk sahibi olmadan önce cinsel hayatı tutkulu olan çiftler, doğum sonrası cinsel isteksizlik yaşayabiliyor. Uzman Psikolog Aycan Bulut, her evlilikte yaşanabilecek doğum sonrası cinsel isteksizlik hakkında uzman bilgilerini paylaşıyor. Mutlu bir evliliğin temellerini güçlendirmek için cinselliğin doğum sonrası cinsel isteksizlikle başa çıkabilmenin sırlarını veriyor.
•Doğum sonrası cinsel isteksizlik neden olur?

Doğum yapan ve emzirmeye başlayan kadınların birçoğunda cinsel isteksizlik baş gösterebiliyor. Bunun sebebi de emzirme işleminin yüksek düzeyde prolaktin hormonu salgılamasıdır. Bu hormon, cinsel isteği azaltıcı özelliğe sahiptir. Yani doğum sonrası dönemde yüksek oranda salgılanan prolaktin, cinsellikte önemli rol sahibi olan estrojen ve androjen hormonları üzerinde baskı uygular. Bu durumda kadınların cinselliğe karşı bir soğukluk yaşamalarına yol açar. Bilhassa sorunlu bir emzirme dönemi geçiren, sütünün az olması konusunda sıkıntı yaşayan yeni anneler, bebeklerine yetemediklerini düşündükleri için mutsuz ve depresif olabiliyor. Bebeğini besleyemediğine inanan bu anneler, kendilerini yalnızca bebeği doyurabilmeye odaklar. Bu nedenle doğum sonrası, hormonal değişikliklerin yanı sıra bir de psikolojik değişimler yaşayan annelere cinsellik konusunda ısrarcı yaklaşılmaması gerekir.
•Vücudun değişmesi cinselliği etkiliyor mu?

Hamilelik sürecinden geçen ve yeni doğum yapan kadınların, vücutlarının değiştiğini düşünmeleri cinselliği olumsuz yönde etkileyen diğer sebepler arasındadır. Çünkü hamilelik döneminde alınan kilolar ve vücudun bozulduğu düşüncesi kadınların psikolojisini bozabiliyor. Doğum sonrasındaki 6. haftadan sonra uygun egzersiz programı ve emzirmeyi takiben uzman tavsiyesi çerçevesinde uygulanabilecek diyetler yeni annelerin zayıflamasına yardımcı olabilir.
•Sadece kadınlarda mı cinsel isteksizlik olur?

Aslında anne ve babada da cinsel isteksizlik görülebilir. Ancak anneler, bebeklerinden başka bir şeyle ilgilenmek istemeyebilir. Kadınların doğum sonrası yaşadığı cinsel isteksizliği başka farklı sebeplerin de tetikleyebildiği söylenebilir. Çünkü yeni bebek sahibi olan anneler, gününün büyük bir kısmını bebeğiyle geçirirler ve bebeğin ihtiyacı dışındaki her şeyden alakalarını keserler. Mevcut tüm enerjilerini bebekleri için harcadıklarından hem fiziksel hem de ruhsal olarak yorulabilirler. Bebeklerinden arta kalan zamanlarda yalnız kalmak ve dinlenmek isteyen anneler, bu nedenle cinsellikten uzak kalmak isteyebilirler.
•Doğum sonrası cinsel isteksizlik ne kadar sürer?

Öncelikle kadınlarda görülen doğum sonrası cinsel isteksizliğin normal karşılandığı bilinmelidir. Fakat bu isteksizlik sürecinin uzaması bazı ciddi problemlere zemin hazırlayabiliyor. Bu konuda yapılan araştırmalar, kadınların yüzde 21’lik kısmının doğum sonrası cinsel anlamda tamamen isteksizlik yaşadığını, yüzde 20’lik kısmında ise ilk 3 ay boyunca cinsel isteklerinde azalma olduğunu göstermiştir.
•Doğum sonrası cinsel isteksizlik ne zaman biter?

Yeni anne olan kadınların yüzde 90’ı cinsellik konusunda bir endişe yaşar. “Cinselliğe tekrar ne zaman başlayabilirim” sorusu ise doğum yapan annelerin zihinlerini kurcalayan soruların başında gelir. Aktif cinsel hayata doğumdan sonraki 6. hafta geri dönülebilir. Fakat cinsel hayata başlanan ilk zamanlarda, azalmış estrojen hormunu nedeniyle vajende eskiye oranla bir kurulukla karşılaşılabilir. Bu sorunu çözebilmek ve ilişkiyi daha kolay hale getirebilmek için ilişki sırasında kayganlaştırıcı jel kullanımı tercih edilebilir. Doğum sonrası en sık yaşanan sorunlardan biri de erkeklerin kadınlardan daha fazla cinsel ilişki beklentisinde olmalarıdır. Fakat bu dönemde erkeklerin, hormonal değişim yaşayan eşlerine anlayışla yaklaşmaları gerekir.

•Kadınlarda cinsel isteksizlik nasıl geçer?

Lohusa olarak adlandırılan doğum sonrası ilk 40 gün, anneler için bir iyileşme sürecidir. Kadınlar, fiziksel, ruhsal ve duygusal olarak toparlanmaya çalıştıkları bu dönemde cinsel ilişkinin genellikle fiziksel olarak acı vereceğine inanır. Bu zaman diliminde erkekler eşlerine karşı sabırlı olmalı ve onları desteklemelidir.

•Doğumdan sonra anneye nasıl yaklaşılmalıdır?

Doğumdan sonraki süreçte eşlerin yanı sıra aile büyükleri de anlayışlı olmalıdır. Yeni anneleri mutsuz edecek olumsuz eleştirilerde bulunulmamalıdır. Ayrıca aile büyükleri, yeni oluşan aileye zaman tanımalı, annenin bebeğiyle olan ilişkisine çok fazla müdahale etmemeli ve ev içinde gereğinden fazla kalabalık oluşturmamalıdır. Yeni babalar bebeğin bakımına aktif şekilde destek olmalıdır. Eşinin desteğini hisseden yeni anneler böylece, ilişkilerinin eski haline geri dönüş yapabilir. Fakat tüm bu desteklere rağmen annenin olumsuz davranışları, duygularının süresi ve şiddeti artıyorsa bir uzman desteğine başvurulmalıdır.

hamile-kadin-sonuclari
•Hamilelik çatlakları nasıl geçer?

Hamilelik ve kilo almaya bağlı olarak cilt yüzeyinde çatlaklar oluşabilir. Peki, hamilelik çatlakları nasıl geçer? Evde çatlak tedavisi nasıl yapılır? Hamilelikte çatlakları önlemenin yolları nelerdir? yakın arkadaşınız ‘Yüksek Topuklar’ olarak, merak edilen sorulara uzman cevaplar veriyoruz!
•Hamilelikte çatlak neden olur?

Çatlaklar alt derinin gerilmesi ile oluşur. Hamilelik sırasında vücudun her geçen gün genişlemesiyle birlikte başlar, ciltte kuruma, elastikiyetin kaybolması süreci kolaylaştırır. Özellikle göğüsler, karın ve baldırlar en fazla etkilenenlerdir. Hamilelikte ani ya da olması gerekenden daha fazla kilo alanlarda çatlaklar daha yoğun olarak görülmektedir.
•Herkeste çatlak olur mu?

Bazı kişilerde hiç çatlak olmazken bazılarında ise erkenden başlar. Genetik yatkınlık önemli olmakla birlikte bunun sebebi tam olarak bilinmemektedir. İşin ilginç yönlerinden biri de eğer sık hamilelik söz konusu değilse, çatlakların 25 yaşından genç olanlarda daha sık rastlanmasıdır. Ani ve çok kilo almalar, durumu daha da kötüleştirebilir. Önce kırmızı, daha sonra sedefimsi görünen çatlakların özellikle oluştuğu yerler göğüsler, karın bölgesi ve kalçalardır. Her ne kadar daha ziyade hamileliğin son üç ayında oluştuğu gözlense de, bu ancak karın bölgesi için geçerli olup, ilk haftalardan itibaren büyümeye başlayan göğüslerde daha erken görülebilir.

Genetik yapı çatlak oluşumunu belirleyen çok önemli bir faktördür. Çatlaklara esmer ve kumrallarda daha az rastlanır. Gebelikte hiçbir ürün kullanmamasına rağmen çatlak oluşmayan kişiler olabildiği gibi çok özen gösterdiği halde yoğun çatlakları oluşan kişileri de görebiliriz.

hamilelikte-beslenme-diyet
•Hamilelikte çatlak nasıl önlenir?

Ama yine de pek çok faktörün var olan durumu artırıp azaltabileceğini unutmamalıdır. Sadece gebelik esnasında değil öncesinde de yaşam tarzımız, beslenme alışkanlıklarımız önem arz eder. Ilık duş, hafif yağlı bir sabun ve doktorunuzun önereceği uygun bir krem kullanmak ve cildi yumuşatmak gerekir. Arada bir yapılacak hafif kese de, kan dolaşımını arttırır. Daha sonra kol ve bacaklara vücut sütü de tatbik ettiğinizde günlük vücut bakımınız bitmiş demektir.

•Çatlak olmaması için nelere dikkat etmeli?

Bu çatlakları tamamen engellemek mümkün değil. Ancak derinin nemini, yağını artıran, elastikiyetini koruyan genellikle lokal kullanılan birtakım ürünlerle olabildiğince az oluşması sağlanabilir. Bunun dışında gebelik esnasında bol su içmek, sebze ve meyve tüketimine dikkat etmek faydalı olabilir. Gebelik öncesinde spor yapanlarda ve sigara içmeyenlerde çatlaklar daha az görülür.

•Hamilelikte çatlak kremi nasıl kullanılır?

Çatlaklara karşı önlemler de vardır. Mücadeleye ne kadar erken başlanırsa o kadar iyi sonuç alınır. Hamileliğin ilk aylarından itibaren söz konusu vücut bölgelerine çatlak kremlerini tatbik etmeye başlayın. İyice nüfuz ettirecek kadar vakit ayırın ve bunu doğuma kadar sürdürün. Bir tek gün bile atlamayın. Kremden tasarruf etmeyin. Alt deri lifleri ne kadar yumuşak olursa, o kadar kırılgan olurlar. Bu yüzden fazla ve çabuk kilo almamaya çalışın. Şansınızı daha da arttırmak için üçüncü aydan itibaren, her altı haftada bir vücut masajı yaptırın. Bu hücrelerin daha iyi beslenmesini sağlayıp artıkların atılmasını kolaylaştıracaktır. Yalnız dikkat! Masaj mutlaka elle yapılmalıdır.

Hamilelik döneminde cilt çok hassastır. Dolayısıyla tahrişlerden kaçının. Doğumdan sonra şişkinliği inmiş olan karın bölgesi, inceltici ve kuvvetlendirici etkilere sahip kremlerle beslenmelidir. Bu, söz konusu bölgeyi daha kısa zamanda kendine getirecektir.

Yüksek Topuklar Öneriyor: Nivea çatlak giderici bakım yağı kullanabilirsiniz.

son-icerik

Koenzim Q10 ve besleyici avokado, pamuk ve fındık yağları içeren doğal formül muhteşem vücut için aşağıdaki faydaları sunuyor:
•Cildin çatlak görünümünü düzeltiyor
•Cildi sıkılaştırıp incelmesini sağlıyor.
•Cilt tonunu eşitleyip leke ve izleri yok ediyor.

Çatlak tedavisi için özel formüllü vücut yağı, sabah ve akşam, çatlak olan bölgelere masaj yaparak sürdüğünüzde yaklaşık 2 hafta gibi kısa bir sürede gözle görülür fark ortaya çıkartıyor. Peki, bunu hangi markadan alabiliriz? Tabii ki, annelerimizin bile güvenle kullandığı Nivea’dan!

Kullanımı oldukça kolay bu yağ, cilt tarafından kolayca emiliyor, kesinlikle yapış yapış bir his bırakmıyor. İsterseniz kuru cilde isterseniz duştan hemen sonra çatlak giderici vücut yağını kullanabilirsiniz. Sabah evden çıkmadan, gece yatmadan önce günde iki kez sürmek daha etkili sonuç veriyor. Sadece 2 haftada daha güzel ve sıkı bir cilt için yardımcı oluyor.

nivea-vucut-yagi

Çatlak giderici yağı aşağıdaki bölgelerde kullanabilirsiniz:
•Kollar
•Bacaklar
•Göbek
•Göğüsler
•Sırt

Fiyatını merak edenler için hemen bilgi verelim: Nivea Q10 Sıkılaştırıcı Vücut Yağı: 42,50 TL

Güzel haber: Evde çatlak tedavisi için hamilelik süreci boyunca çatlak giderici yağı kullanabilirsiniz.

hamlilelikte-uyku

Hamilelik, bir kadının yaşayabileceği en güzel dönemlerden biridir. Annelik heyecanıyla birlikte bazı zorluklar yaşanabilir. Hamilelikte uyku isteği ortaya çıkabilir, yatış pozisyonu bebeğin gelişimini etkileyebilir. Kadın hastalıkları uzmanı Op. Dr. Seval Taşdemir, hamilelikte yatış pozisyonu bebeğe etkisi ve hamilelikte uyku isteği hakkında önemli bilgiler veriyor.
•Hamilelikte en uygun uyku pozisyonu nedir?

Gebeliğin ilerleyen haftalarında sırt üstü ve yüz üstü yatmakta zorlanabilirsiniz. Sol tarafa yatarak dizleri kıvırmak ve bacakların arasına yastık koymak size bebeğinize en iyi yatış pozisyonunu verecektir. Bu yatış şekline ‘SOS’ pozisyonu denmektedir. Bu yatış şekli bebeğe, plasentaya en uygun şekilde beslenme imkanı sağlamaktadır ve böbreğin rahat çalışmasını sağlar ve vücutta özellikle eller ve dizlerde oluşabilecek ödemi azaltır.
•Hamilelikte uyku pozisyonu neleri etkiler?

Sırtüstü yatmak hamilelikte uygun bir pozisyon değildir. Rahimin sırtınıza yapacağı ağırlık ağrılara sebep olabilir, bağırsakların damarlara uygulayacağı baskı kan akımında sıkıntılara ve hemoroide sebep olabilmektedir. Aynı zamanda yüzüstü yatmak da rahime ve bebeğe baskı uygulayacağı için uygun değildir.

Hamilelikte uyku yastığı kullanmalı mı?

Rahat bir uyku için gebelik yastığı kullanmak faydalı olabilir. Bu yatış şekline zamanla alışabilirsiniz ve uyku sırasında pozisyonunuzu değiştirseniz bile endişelenmeden sol tarafınıza dönerek uygun şekilde uyumaya devam edebilirsiniz.

hafta-hafta-hamilelik

•Hamilelikte uykusuzluğa ne iyi gelir?

Hamilelik döneminde sağlıklı ve uzun bir uyku için diyetinizden kola, kahve ve çay gibi içecekleri çıkarmalısınız. Gündüz saatlerinde bol sıvı alarak uyumadan 2-3 saat önce sıvı tüketmeyin ve ağır yemeklerden kaçının. Bulantılar için yatmadan ve kalkmadan önce bisküvi veya kraker yemek faydalı olacaktır. Yatağa gitmeden önce ılık duş ve süt içmek iyi bir uyku için yardımcı olur.

•Hamilelikte rahat uyumak için ne yapmalı?

Gece uyanırsanız uykunuzu dağıtmayacak şeyler yapabilirsiniz; televizyon seyretmek veya müzik dinlemek gibi kitap okumak da etkili olacaktır. Fırsat buldukça gün içinde yarım saatlik kısa şekerlemeler de faydalı olacaktır.

Ferti-Jin Kadın Sağlığı ve Tüp Bebek Merkezi Klinik Direktörü, Kadın Hastalıkları, Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Op. Dr. Seval Taşdemir’e teşekkür ederiz.

hamilelikte-grip

Kış aylarına denk gelen hamilelik döneminde grip ve nezle gibi hastalıklar meydana gelebiliyor. Hamilelikte grip aşısı yaptırmak, anne ve bebek sağlığı için koruma sağlıyor. Ancak, grip aşısı yaptırma tarihine çok dikkat etmek gerekiyor! Op. Dr. Seval Taşdemir, hamilelikte grip aşısı hakkında merak edilenleri açıklıyor.

Hamilelikte grip olmamak için ne yapmalı?

Havaların soğumasıyla birlikte özellikle çalışan anne adaylarının kendilerini soğuk algınlığı ve gripten koruması gerekiyor. Aşı olmak alınabilecek önlemler arasında ilk sırada yer alırken, elleri sık sık yıkamak, bulunulan ortamı havalandırmak ve gripli kişilerden uzak durmak gerekiyor.

Hamilelikte grip aşısı ne zaman yapılır?

Eğer hamileliğin 14’üncü haftasından sonrası sonbahar ve kış aylarına denk geliyorsa; grip aşısı yaptırmak üst solunum yolu enfeksiyonlarından korunmak için uygun bir yöntemdir. Grip aşısı canlı virüs içermediğinden gebelerde rahatlıkla uygulanabilir ve yüksek oranlarda koruyuculuk sağlar. Grip aşısı üst solunum yolu enfeksiyonları açısından daha riskli olan anne adaylarına ilk üç ayda da yapılabilir. Ayrıca anneye yapılacak olan grip aşısı, bebeği de doğumundan sonraki ilk 6 ay içerisinde gripten koruyabilir.

hamilelikte-beslenme-programi

Hamilelikte grip olanlar ne yapmalı?

Gribe yakalanan anne adayı bol sıvı almalı ve mümkünse ilaç almadan gribi atlatmaya çalışmalı. Solunum yollarının buğu yapılarak veya zararsız boğaz pastilleri ile yumuşatılması, gerektiğinde parasetamol grubu ağrı kesici ve ateş düşürücü ilaçlarla vitaminlerin kullanılması gribin atlatılmasına yardımcı olabilir.

Anne adayı ağır bir gribe yakalanırsa, yüksek ateş ve organ sistemlerini etkileyen grip, dolaylı olarak bebeğe zarar verir. Bu sebeple, zorunlu durumlarda doktora danışılarak bebeğe zarar vermeyen antibiyotik ilaçlar kullanılabilir. Gripten korunmanın en iyi yollarından birinin, salgın dönemlerinde kalabalık yerlerde bulunmamak ve grip olan kişilerle yakın temasa girmemektir.

Hamilelikte bitki çayları içilebilir mi?

Ihlamur, rezene, karanfil, kuşburnu, ada çayı, elma, portakal, nane çayı gibi çayları aşırıya kaçmadan tüketebilirsiniz. Ancak içeriğini bilmediğiniz, büyük çoğunluğu rahim kasılmalarına sebep olan, hijyeninden emin olmadığınız bitki ve çaylardan uzak durun.